• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://tr-tr.facebook.com/people/İbrahim-Tüzer/554644751
  • https://twitter.com/ibrahimtuzer
Prof. Dr. Ramazan KORKMAZ İle Söyleşi: "Çoğu zaman mektubu başkalarına değil kendimize yazarız."

 

Söyleşiden...

Bugün iki insan arasındaki yazılı iletişim (e-mail, mesaj, Facebook, Twitter) ile mektubu birbirinden ayıran şey nedir? Bu türlü yazılı iletişimin, telefondan daha "cazip" gelmesinin bir anlamı var mıdır?

Ramazan Korkmaz: Artık büyüsü bozulan bir dünyada yaşıyoruz… Teknoloji ilerledikçe –en azından şimdilik- daha çok görselliğe mahkûm ediliyoruz. Oysa ki, insan zihnine –her zaman-bir şeyleri tahayyül etme, kendine göre kurgulama,  dönüştürme ve onu yeniden üretme imkânı verilmelidir. Bahsettiğiniz e-mail, mesaj, Facebook, Twitter, rüyadan soyutlanmış/koparılmış/arındırılmış kuru iletişim araçlarıdır ve daha çok bildirişim içeriklidir. Anlık, çabuk, hızlı ulaşmadır.  Hani zamanımız hız’a bağımlıya, bizler de rüyasız bir iletişime bağımlı hale geliyoruz, gibi geliyor bana. Bu iletişim araçlarını küçümsemiyorum. Belki zamanla bu iletişim araçları da evrilerek daha derin oluşları ifade edeceklerdir ama bana çok doyurucu gelmiyor. Çünkü hayat, bildirişimin dışında çok daha var olan büyük bir imkânlar hazinesidir; o hazinenin içine girmek ve sözün büylü dünyasında yıkanıp arınmak gerek. Bizi yapan, yaşatan sözdür; düşlerimizdir. Bunlardan soyutlanarak yaşayamayız, robotlaşırız. Oysa henüz uyanış aşamasında olan insanlığın daha söyleyecek çok sözü vardır.

Eksiltili yazmalarla (mesaj, e-mail vb) mektuplar arasında bir yerdeyiz. Mektuplara hüzünle veda ederken; mesajlarımızı okumadan da yapamıyoruz hatta onları daha sıklıkla bekliyoruz. İnsanlık tarihi, evrilerek gelişmekte ve özünü daima korumaktadır. Belki de karşı çıkmalarımız biraz da alışkanlıklarımızın kırılmasında ve yeniden kurgulanmasındaki korkudan kaynaklanmaktadır. Her ne de olsa mektupları özleyeceğiz ve belki eksiltili yazılarımızı mektuplara dönüştürerek yaşamaya devam edeceğiz.

Söyleşinin devamını pdf formatında okumak için...

  
4762 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın